Milyonları ekranlara kilitleyen Çukur, ikinci sezonuyla yeniden ekranlarda…
Çukur dizisi, “Çukur evimiz İdris Babamız, Yamaç Babamız ya da Sultan Annemiz” sloganıyla aileyi mahalleye taşıyan geniş bir sahiplik algısını ve bu algının önemini yeniden zihnimize kazıdı.
İkinci sezon, mahallesini, babasını, annesini, ailesini kaybetmiş ve tüm yaşamı alt üst olmuş bir insanlık dramıyla başladı.
Çukur Mahallesi’nin sahibi meşhur Koçavalı ailesi mahalleden gitmek zorunda kalınca mahalle kendilerine Karakuzular diyen bir grubun eline geçti. Ve mahallenin gençleri uyuşturucu satıcısı, kadınlar ise seks işçisi oldu. Mahalle aç ve sahipsiz kaldı. Çukur’da ilk sezonda korunan, sakınılan ne varsa mahallede baş gösterdi.
Ve gelelim Koçavalılar yerine gelen Karakuzular’a…
Karakuzular, Koçavalılar’ın değer verdiği aile ve sahiplik değerlerini çocuk yaşta yitirmiş ve kaybedecek hiçbir şeyi olmayan Çeto’nun liderliğinde büyüyen bir grup. Artık Çukur’un yeni sahipleri Karakuzular için yalnızca “kardeşlik” değeri vurgulanırken bu kardeşlikte yalnızca birlikten kuvvet doğarın kardeşliği.
Çukur’da ilk sezonda izlediğimiz İdris Koçavalı, Yamaç Koçovalı, Vartolu Saadettin gibi anti-kahramanların yanı sıra ikinci sezonda Çeto ve Mahsun gibi “kötü”lüğün temsili karakterlerle tanışıyoruz.
Peki bu çok sevdiğimiz dizilerde çok sevdiğimiz anti kahramanları bağrımıza basarken “kötü”lüğün temsili, kaybedecek hiçbir şeyi olmayan, yarı kaçık ama bir o kadar da bizi güldüren bu karakterleri seviyor muyuz?
Ya da anti-kahramanlarımızın düşmanı bizim de düşmanımız mı?
Annesi tarafından terk edilmiş, babasının zenne olması için ortalığa attığı Çukur’un Çeto’sunu gelecek bölümlerde daha yakından tanıdıkça, hikayesini öğrendikçe nereye koyacağız?
Çeto, ilk bölümde konuşması, psikopat bakışları, acımasızlığı ve ağzının kenarındaki yara iziyle bize Batman’ın en tanınan düşmanı Joker’i hatırlatıyor. Batman seyircisi olmayanın bile Joker’i tanıdığı, hatta sevdiği, afişlerini başucuna astığını hatırlarsak Çukur’daki Çeto için de umut var demektir. Çünkü bu “kötü”lüğün temsili bir yandan derin düşmanlık duygusu yaratırken diğer yandan da insanlığın içinde taşıdığı bir başkaldırıya, hiçliğe ve anarşizme dokunuyor.
Çukur, bu sezonun ilk üç bölümünden sonra yeniden Koçavalılar’ın , Çukur ev, Yamaç ya da nihayet seyircinin tanıştığı Cumali Koçavalı bu sezonun babası olsa da Çeto ilerleyen bölümlerde “kötü”lüğün ötesinde bir temsili taşıyacak gibi görünüyor.
Yeni sezonda merakla beklediğimiz, çok çok sevdiğimiz diziler ve bu dizilerle hayatımızın orta yerine yerleştirdiğimiz kahramanlar, anti-kahramanlar, “iyi”lik ya da “kötü”lüğün temsili yeni karakterlerle hepimize iyi seyirler…
Milyonları ekranlara kilitleyen Çukur, ikinci sezonuyla yeniden ekranlarda…
